Bu yazı 16 Haziran 2016, Perşembe tarihinde yayınlandı ve 864 defa okundu
New York Eyaleti Çalışma Lisanslı Dil ve Konuşma Terapisti Ümmühan Erkoç konuşmada gecikme ve otizm üzerine açıklamalarda bulundu.
Çocuklarımız
neden konuşamıyor, "Çocuklarda konuşamama salgını" ile karşı karşıya
mıyız, çocuklarımızın konuşmasını nasıl destekleyebiliriz, aileler bu konuda
neler yapabilir? Bu konuyu uzun yıllar Amerika’da bu konuda eğitim almış ve
orada çalışmış, New York Eyaleti Çalışma Lisanslı Dil ve Konuşma Terapisti
Ümmühan Erkoç’a sorduk.
2025 YILINDA
DÜNYADAKİ ÇOCUKLARIN YARISI OTİZMLİ OLACAK!
Konuşma
gecikmesi kendi başına görülebildiği gibi Otizm gibi birçok nedene ve hastalığa
bağlı olarak da görülebiliyor. Dünyanın en büyük ve saygın bilimsel araştırma
kurumlarından MIT’de görev yapan araştırma görevlisi Dr. Stephanie Seneff’in
yayınladığı araştırma sonuçlarında artış bu hızla giderse 2025 yılında
çocukların yarısının otizmli olacağının belirtildiğini ifade eden Ümmühan
Erkoç, sözlerine şöyle devam ediyor;
"Otizm’in
sözlük anlamı "içe kapanmak" demektir. Üzerine sayfalarca yazı
yazabileceğimiz bir konudur. Otizm’in nedeni ile alakalı son araştırmalar
hakkında ailelerin ayrıntılı bilgi edinebilmeleri için Colombia
Üniversitesi'nde görevli araştırmacı Dr. Wendy K. Chung’ın bu konu ile alakalı
videosunu internetten izlemelerini öneririm. Dr. Wendy Chung ‘Autism — what we
know’ adlı konuşmasında otizmin oluşmasında genetiğin de bir faktör olduğuna
dair bilimsel veriler olduğundan bahsediyor. Tüm dünyada ve özellikle bu konuda
altın standardı elinde bulunduran Amerika’da kullanılan en güncel tedavi
tekniklerini yakından takip ederek, bu teknikleri biz burada, Türkiye’de de
uyguluyoruz ve güzel ilerlemeler kaydediyoruz. Otizm tanısı alan çocuklarımızda
erken müdahale ile yaşıtlarınının dil gelişim seviyesini yakalayanlar çok oldu.
Bu yazıda
ailelerin çocuklarının yaşıtlarına göre ne durumda olduğunu anlayabilmeleri
için birkaç önemli mihenk taşından bahsedeceğim. Aileler çocuklarının
konuşmasının geride olduğunu fark ettiklerinde bir an evvel bir Dil ve Konuşma
Terapistine başvurmalılar.
KONUŞMA
BOZUKLUKLARINDA ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ
Erken
müdahale çocukların gelişimindeki gecikmeyi erkenden fark edip gecikmeyi
önlemek için çocuğun yaşı büyümeden, ikincil problemler oluşmadan (örn.
psikolojik, davranışsal) ve özellikle 0-3 yaş aralığındaki muazzam beyin
gelişiminin olduğu dönemi kaçırmadan tedavi sürecine başlamak demektir.
Tedaviye erken başlanırsa hem çocuğun yaşıtlarına yetişmesi için bir fırsat
doğar, hem de beynin en hızlı geliştiği bu dönemde eğitim daha hızlı ve daha
etkin bir şekilde verilebilir.
ÇOCUĞUMUZDA
YAŞITLARINA GÖRE BİR GECİKME OLDUĞUNU NASIL
ANLAYABİLİRİZ?
İlk anlamlı kelime 1. yaşta üretilir. 18 aylık çocuğun söyleyebildiği kelime
haznesi 50'ye ulaşır. 2 yaş civarında çocuklar 300 kelime haznesine sahip
olurlar ve iki kelimeyi yan yana getirip ‘Baba gel, anne ver’ gibi basit
cümleler kurmaya başlarlar. Üç yaşına gelen çocuklar 1000 kelimeye kadar
söyleyebilir; üç, dört kelimelik kısa cümleler kurabilirler. Basit birkaç
cümleden oluşan hikâyeler anlatabilirler. İlk 3 yaşa kadar çocukların
konuşmasında bir gecikme olup olmadığını bu noktalara dikkat ederek anlayabiliriz.
TV, TABLET VE
CEP TELEFONLARI ÇOCUĞUN GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Peki
çocuklarımızın konuşma gelişimini desteklemek için neler yapmalıyız ve neler
yapmamalıyız?
Amerikan
Pediatri Akademisi’nin (APA) ‘Dil Gelişimi ve Konuşma Becerileri’ başlıklı
makalesinde küçük çocukların konuşma gelişiminin olumsuz etkilenmemesi için
televizyon, akıllı telefon, tablet gibi ekranlı elektronik cihazları
kullanmaları yerine anne babalarıyla etkileşim içinde oyun oynamaları tavsiye
ediliyor. Çocukların ellerindeki telefona, tablete veya televizyona hipnotize
olmuş gibi baktığı anlar çocuğun zarar görmeye başladığının bir işareti olarak
anlaşılmalı. Anne ve babalar çocuklarıyla daha çok zaman geçirmeli, onlarla
oyunlar oynamalı, konuşmalılar.
Çocuklarla
onların anlayabileceği dilde: basit kelimeler seçilerek, ve basit cümleler
kullanılarak konuşulmalı. Onlarla çocuk şarkıları dinleyelim (örn, Ali babanın
çiftliği vb), şarkılar arasında hayvan seslerini soralım. Evimize hayvanları,
meyveleri, sebzeleri içeren yapbozlar alalım. Bunlarla oynayalım. Çocuklarla
oyun oynarken onlarla göz kontağı kurmaya çalışalım (karşılıklı oturup
birbirine top yuvarlama vb. gibi oyunlarla) . İşaret etme ve ses- kelime
taklidi becerilerine çalışalım. Evde bir bakıcı varsa, çocuğu gün boyu
televizyon karşısında bırakmadığından, onunla oyunlar oynadığından aileler emin
olsunlar. Çocuklarımızı organik beslemeye çalışalım. Yapay gıdalardan en
azından 3 yaşına kadar uzak tutmaya çalışalım. Bunları yapmamıza rağmen hala
konuşmalarında gecikme olduğunu düşünüyorsak bir an evvel bir uzmana
başvurmalıyız.
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmalısınız.
İçerik bulunamadı.
İçerik bulunamadı.
Bu içerik için henüz yorum yapılmamış.