Bu yazı 29 Eylül 2015, Salı tarihinde yayınlandı ve 1046 defa okundu
Alzheimerda, hasta geçmişini, özellikle de gençliğini şaşırtıcı bir ayrıntıyla hatırlarken yakın zamanda yaşadığı olayları ve bilgileri hatırlamakta güçlük çeker, hatta unutur. Hastalık başlangıçta sinsi bir unutkanlıkla başlayabileceğinden yaşlılıkta izlenen unutkanlık normal olarak görülmemelidir.
ALZHEİMER NEDİR?
Alzheimer hastalığı ilk kez 1906 yılında Alman
bilim adamı Alois Alzheimer tarafından tanımlanmıştır. 65 yaş üstü kişilerde
beyin dokularında ağır hasara neden olan hastalığın hala etkili bir teşhis ve tedavi
yöntemi bulunmuyor. Dünyada yaklaşık 44 milyon Alzheimer hastası olduğu tahmin
ediliyor. Demans (bunama); zihin işlevlerinde sonradan meydana gelen kaybı
ifade eden bir kelimedir. Bireyin normal zihinsel gelişimi sonrasında; zihinsel
işlevlerin kaybı sonucu bunamanın ortaya çıkmasıdır. Alzheimer hastalığı,
bunama yapan hastalıklar içinde en sık izlenenidir. Tüm dünyada özellikle
gelişmiş ülkelerde ve refah toplumlarında en hızlı artan yaş grubunu 65 yaş ve
üstü olduğu için Alzheimer hastalığının görülme sıklığı da buna paralel olarak
artmaktadır. 65 yaş üstü 100 kişiden 8'inde Alzheimer hastalığı tespit
edilmiştir. Türkiye'de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğu
belirtilmektedir. Genç nüfusun giderek yaşlanması olağan bir gerçek olduğundan
dünya ve Türkiye'de 30-40 yıl sonra Alzheimerın en önemli sağlık sorunları
arasında yerini alması kaçınılmazdır.
HASTALIĞININ NEDENLERİ
Yaşın ilerlemesi ile beraber her kişide
beyinde belli oranda hücre ölümü gerçekleşmektedir, ancak Alzheimer
hastalığında bu süreç çok hızlı ve erken olur. Hücre ölümüyle birlikte beyin
yavaş yavaş büzüşmeye başlar ve küçülür. Alzheimer hastalığı bulaşıcı bir
hastalık değildir, çok nadir olmakla birlikte (yaklaşık 100 hastanın 5'inde)
irsi formları tespit edilmiştir. Hastalığın nedeni tam olarak bilinmese de
günümüzde Alzheimerı tetikleyen durumlar tanımlanmıştır: 1 .Yaş (değiştirilemez
faktör) 2. Geçmişte depresyon (değiştirilebilir faktör) 3. Damar hastalıkları
(Kalp krizi, tansiyon yüksekliği, kolesterol yüksekliği vb. değiştirilebilir
faktörler) 4. Geçmişte ciddi kafa yaralanmaları 5. Düşük eğitim düzeyi 6. APOE4
taşıyıcılığı (kandaki lipoproteinlerde bulunan yapı taşlarından biri). Bunların
dışında daha az ehemmiyette olan birçok risk faktörleri tanımlanmıştır.
Hastalık bazı hastalarda çok yavaş ilerlerken bazılarında daha hızlı
ilerlemektedir. Hastalık erken, orta ve ileri evre olarak 3 evreye ayrılabilir.
HASTALIK BULGULARI: UNUTKANLIK!
Unutkanlık, yaşlılığa mı Alzheimer hastalığına
mı bağlı ayırt edilmeli! Alzheimerın olmazsa olmaz özelliği unutkanlıktır.
Yaşlılıktaki her türlü unutkanlık değerlendirilmelidir. Unutkanlığın yaşlılığa
mı, Alzheimera mı bağlı olduğu birbirinden ayrılmalıdır. Alzheimer hastası
geçmişini özellikle de gençlik (20-30 yaş) dönemini şaşırtıcı bir ayrıntıyla
anlatabilir ancak hafızasına yeni olayları kaydedememeye başlar. Alzheimer
hastalığında başlangıçta hafif bir unutkanlık vardır. Örneğin hasta
randevularını, pişen yemeğin altını, marketten alacaklarını vb. unutmaya
başlamıştır. Eskiden alışveriş listesi yapmayan bir kişi, liste tutmaya
başlayabilir veya yapacakları ile ilgili çeşitli notlar alamaya başlayabilir.
Zamanla unutkanlık giderek artar ve hasta yeni olayları hiç kaydedememeye
dolayısıyla unutmaya başlar. Örneğin 5 dakika önce sorduğu soruyu tekrar tekrar
sorabilir, torunlarının isimlerini unutabilir, koyduğu eşyaların yerini
hatırlamaz. Buna karşın hasta geçmişini özellikle de gençliğini şaşırtıcı bir
ayrıntıyla anlatabilir. Sıklıkla hasta yakınları "ne unutkanlığı, 40 yıl
öncesini cin gibi hatırlıyor" diyerek yanlış bilgi verebilir ama Alzheimer
hastalığında önemli olan yakın zamana ait unutkanlığın olmasıdır. Alzheimer
hastalığı başlangıçta sinsi bir unutkanlıkla başlayabileceğinden; yaşlılıkta
izlenen unutkanlık normal olarak görülmemelidir. Gençlerde görülen unutkanlığın
altından ise sıklıkla modern yaşam tarzının getirdiği ruhsal sıkıntılar ve
hastalıklar (depresyon, anksiyete, uyum bozukluğu gibi) çıkmaktadır. Bazı
vitamin eksiklikleri (B12 ve folat) ve guatr bezi bozuklukları da gençlerde
unutkanlığa neden olabilir ve araştırılması gerekli olabilir. Günümüzde
özellikle çalışan kişilerde unutkanlık şikayetine sık rastlanmaktadır.
YOL HATIRLAYAMAMA
Eğer unutkanlığı olan bir yaşlı iyi bildiği
yolları bulamıyorsa, daha önceden dolaştığı yerlere artık gidemiyorsa, evin
yolunu bulamayıp kayboluyorsa ya da evin yolunu aramaktan dolayı eve geç
geliyorsa, evin içinde odaları karıştırıyorsa, bunlar Alzheimer hastalığı ile
ilişkili bulgular olabilir.
DİĞER BULGULAR
Hastalar daha önceden olmayan bir şekilde
içlerine kapanabilir, isteksiz, şevksiz görülebilirler. Hastalar uğraş ve
hobilerini terk edebilir. Örneğin; bir hasta arkadaşları ile bir araya gelip
sohbet etmeyi bırakabilir. Karmaşık alet kullanımı zorlaşır. Para hesabında
güçlük olabilir. Bankamatikten para çekmek hastalar için çok zor bir şey haline
gelebilir. Bunlar ile beraber birtakım psikiyatrik bulgular da olabilir.
Hastalar olmayan şeylerden bahsedebilir, onları gördüğünü, işittiğini
söyleyebilir.
HASTALIĞIN TANISI
Hastanın
muayenesi, hasta yakınlarının verdiği bilgi ile beyin işlevlerini değerlendiren
nöropsikolojik değerlendirme ve gerekirse diğer yardımcı tetkiklerin (MR, BT,
kan testleri....) bir araya getirilmesiyle yorumlanarak yapılmaktadır.
TEDAVİ
Hastalığın kesin tedavisi yoktur. Hastalığı
önlemek ya da tedavi bulmak için 2002-2012 yıllarında yapılan araştırmaların
yüzde 99,6'sı başarısızlığa uğradı.Yani yapılan tedaviyle, hastalık tamamen
ortadan kaldırılamamaktadır. Hastalığın tedavisinde erken tanı çok önemlidir.
Belirtiler çoğunlukla hastalığın başlangıcından 10 yıl sonra ortaya çıkmakta ve
hastalığın belirlenmesinde geç kalınmaktadır. Beyin hücrelerindeki geri
dönüşümsüz hasara bağlı olarak tedavi de başarısız olunmaktadır. Erken teşhisle
yapılan tedavi de, hastalığın ilerlemesi yavaşlatılır ve hastalığın semptomları
azaltılır. Amaç, hastanın yaşam kalitesini arttırmaktır. Ayrıca, ortaya çıkan
psikolojik problemlerle başa çıkabilmek için antidepresanlar kullanılır. Fakat
bu ilaçlar doktor kontrolünde alınmazsa daha kötü sorunlara yol açabilir. Gün
geçtikçe, Alzheimer hastalığı hakkında daha fazla bilgi sahibi oluyor ve daha
fazla ilaçlarla karşılaşıyoruz. Yapılan çalışmalar, hastalığın tedavisinde
büyük adımlar atılacağını göstermektedir.
ALZHEİMER HASTASI VE YAKINLARININ BİLMESİ
GEREKENLER
Öncelikle hastanın kendisine, cesaret ve güven duygusunu aşılamak gerekir. Hastaya her zaman yardım edilmeli ve bu yardımın hastaya kabul ettirilmesi gerekir. Hastanın hislerini paylaşmak gerekir. Gerekirse hasta, doktora nasıl bir durumda olduğunu anlatmalı ve bu yönde de tedavi uygulanmalıdır. Yapılacak işler için bir kağıda notlar alınmalıdır. Aynı şey, eşyaların yerini bulmak için de yapılmalıdır. Alzheimer hastalarının araba sürmesi tehlikelidir. Bu yüzden bir kişinin, hastaya eşlik etmesi (şoför olarak) gerekir. Hastanın sağlığına ve beslenmesine dikkat edilmelidir. Hasta hobilerini kısıtlamamalıdır. Önceden yaptıklarını, yapmaya devam etmelidir. Fakat artık çalışmayı bırakması gerekir. Hastalık ilerlemeden, hastanın ilerideki bakım durumu görüşülmelidir. Alzheimer, sadece kişinin kendisine değil, ailesine de maddi ve manevi yük getirdiğinden, bu hastalıkla yaşamaya alışmak ve baş edebilmek için destek almak gerekir.Hastalıkta bir çok bulgu olsa da en önemli bulgu, yakın zamana ait bilgilerin giderek artan oranda unutulmasıdır. Alzheimer, tedavisinde erken tanı çok önemlidir. Onları Yalnız Bırakmayın!
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmalısınız.
İçerik bulunamadı.
İçerik bulunamadı.
Bu içerik için henüz yorum yapılmamış.