Labioplasti Ameliyatının Riskleri

Labioplasti Ameliyatının Riskleri

Genital estetik operasyonları arasında yer alan küçük dudakların küçültülmesi ve yeniden şekillendirilmesi , son yıllarda çok sık talep edilir.

Genital estetik operasyonları arasında yer alan küçük dudakların (labium minörler) küçültülmesi ve yeniden şekillendirilmesi , son yıllarda çok sık talep edilen estetik operasyonlardan biridir. Bu operasyon da diğer estetik operasyonlar gibi bir takım riskler taşır. Bu ameliyat sırasında ya da ameliyattan sonra çeşitli riskler ile karşılaşmak mümkündür. 

Labioplasti operasyonları sırasında bazı komplikasyonlar doktor tarafından dahi öngörülmeden kaçınılmaz olarak ortaya çıkabilir. Bazı hastalarda tek bir operasyon ile ideal sonuca ulaşmak mümkün olmayabilir. Labium minör küçültme operasyonu sırasında karşılaşılabilecek riskleri en aza indirmek için, ameliyattan önce jinekolojik pozisyonda ayrıntılı bir genital muayene yapılarak, hastanın labiumları için en uygun olan labioplasti tekniği tespit edilmelidir. Bu tekniğin nasıl uygulanacağı ve labiumların son şeklinin nasıl olacağı hastaya gerekirse çizimler yapılarak anlatılmalıdır. 

Bu sırada labium minörlerin resmi çekilerek bu resim üzerinden labiumların en son hangi şekli alacağı hastaya izah edilmelidir. Cerrahi işlem ve tedavi için hastadan alınacak imzalı onay belgesinde; cerrahinin tüm riskleri ve karşılaşılabilecek olumsuz durumlar hakkında hasta önceden yazılı olarak da bilgilendirilmelidir. Ameliyat olacak hastalar ”Labiumları Küçültme Ameliyatı Hakkında Bilgilendirilmiş Onay Belgesi”i okuduktan sonra labiumları küçültme ameliyatı konusunu etraflıca anladığını ve bilgilendiğini gösteren bu belgeyi imzalamalıdır. 

Bu makale, labium minörleri küçültme operasyonunda karşılaşılabilecek riskler konusunda kısa ve açıklayıcı bilgiler sunmak ve hastalarımızın bu konuya dikkatini çekmek amacıyla düzenlenmiştir. 

Labium Minör Küçültme Operasyonu Sırasında Karşılaşılabilecek Riskler

Kanama Riski: Labioplasti sırasında kanama riski nadir olmakla birlikte bazı hastalarda ameliyat sırasında ya da ameliyattan sonra kan transfüzyonu gerektirecek kadar yoğun kanama olabilir. Bu durumda hastaya acil müdahale yapılması gerekir. Ameliyattan on gün öncesinden itibaren Aspirin gibi kanı sulandıran ilaçlar alınmamalıdır. Bu tür ilaçlar operasyon sırasında kanama riskini artırır. Ayrıca kanama yapabilen bitkisel ilaçlar ya da besin takviyesi yerine geçen ürünler de kullanılmamalıdır. 

  • Derinin Morarması ve Şişmesi Riski: Labium minör küçültme operasyonunda deride şişlik, morarma olması normaldir; yara iyileşmesi devam ettikçe zamanla bu durum normale döner.
  • Dikiş Materyalleri ile İlgili Riskler: Labioplasti için kullanılan tekniğe bağlı olarak derin dokulara atılan düğümler bombelik ve irritasyon yapabilir; çok rahatsızlık verirse bu sütürlerin çıkartılması gerekebilir.
  • Alerjik Reaksiyon Riski: Ameliyat sırasında kullanılan ilaçlara, önerilen medikal tedavi ilaçlarına, flastere, sütür materyallerine, kan ürünlerine, kullanılan topikal preparatların herhangi birine karşı hafif ya da şiddetli (anaphylaxis) alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Acil gelişen alerjik reaksiyonlara karşı derhal tedavi gereklidir.
  • Sıvı Yüklenme Riski: Operasyon sırasında lokal anestezik ilaçları dilue etmek için kullanılan sıvılar ve epinefrin sıvı yüklenmesine ve sistemik reaksiyonlara yol açabilir. Bu durumda hastaneye yatırılarak tedavi gerekir.
  • Anestezi Riski: Lokal ya da genel anestezi sırasında nadir olmakla birlikte ölüm dahil tüm riskler bu operasyon sırasında da ortaya çıkabilir.
  • Ağrı Riski: Labioplasti operasyonu sırasında ya da sonrasında çeşitli yoğunlukta ağrı hissi devam edebilir. Özellikle yara yerinde skar dokusu içinde sıkışan sinir basılarına bağlı kronik ağrılar olabilir.
  • Enfeksiyon Riski: Bu tür operasyonlarda steriliteye azami özen gösterildiği için enfeksiyon nadir olmakla beraber görülmesi halinde uygun antibiyotik tedavisi ve hastaneye yatırarak takip gerekebilir.
  • Yağ Nekrozu Riski: Derin dokularda yağ nekrozu olunca deride sertlik ortaya çıkar; bu nekrozu cerrahi yoldan uzaklaştırmak gerekir.
  • Seroma Riski: Labioplasti yapıldığında deri altında sıvı birikmesi olabilir; bu durum tespit edilirse bu sıvı steril şartlarda drene edilmelidir.
  • Deride Duyarlık Artması Riski: Bu işlemden sonra iyileşme dönemi boyunca soğuk ve sıcak uygulamaya karşı deride kaşıntı, hassasiyet gibi duyarlık artması gözlenebilir. Bu durumlar zamanla ortadan kalkar fakat bazen kronik bir hal alabilir.
  • Labium Deri Duyarlığında Değişiklik Riski: Labial duyarlık azalabilir, tam duyu kaybı ise oldukça nadir görülür. Duyudaki değişiklik seks hayatını etkileyebilir.
  • Labium Kenarlarında Düzensizlik Riski: Labium minörler küçültülürken labial kenarlarda düzensizlik, kenarlarda çekilme hissi genellikle kullanılan teknik ile alakalıdır, bu durum zamanla düzelebilir.
  • Skarlaşma Riski: Labioplasti operasyonundan sonra genellikle skarlaşma olmadan yara yeri iyileşir, buna rağmen deride ya da derin dokularda asimetrik skar dokuları ortaya çıkabilir. Bu skarlar için tıbbi tedavi ya da cerrahi revizyon yapılmalıdır.
  • Derin Dokularda Hasar Riski: Labial küçültme ameliyatı sırasında kas, sinir ve kan damarlarında geçici ya da kalıcı hasarlar meydana gelebilir.
  • Yara İyileşmesinde Gecikme: Özellikle sigara içenlerde, hijyen şartlarına dikkat etmeyenlerde , immün sistemi zayıf olanlarda yara açılması ve yara iyileşmenin gecikmesi söz konusu olabilir. Böyle hastalarda sık sık pansuman yapmak, hijyenik pedleri sık değiştirmek ve gerekirse yara debridmanı yapmak dikişlerin daha çabuk iyileşmesini sağlar.
  • Asimetri Riski: Kadınların çoğunda labiumlar yapısal olarak asimetriktir. İskelet yapısı, kas tonusu, yağ depolanması gibi birçok yapısal faktöre bağlı olarak labial asimetri görülebilir. Labium küçültme operasyonu sırasında da bu durum olabilir; asimetrik durum ilave cerrahi işlem ile düzeltilebilir.
  • Kardiyak ve Pulmoner Riskler: Özellikle uzun süren ameliyatlardan sonra bacaklarda şişlik ve ödeme neden olan derin ven trombozu, göğüste ağrı ve nefes darlığına neden olabilen akciğer embolisi gibi çok çeşitli komplikasyonlar ile karşılaşmak da mümkündür.
  • Beklenilmeyen Sonuç Elde Etme Riski: Cerrahiden sonra çoğu zaman iyi sonuçlar alınmasına rağmen bazen asimetrik durum, labiumların cerrahiden sonra beklenen şekil ve büyüklükte olmaması, yara yerinde iyileşmede gecikme, fonksiyon ve duyu kaybı gibi olası riskler ile karşılaşılabilir.
  • Cerrahiden Sonra Hasta Uyumu: İşlemden sonra doktorun reçete olarak önerdiği ilaçlardan başka herhangi bir ilaç kullanılmamalıdır. Bu ilaçları kullanırken herhangi bir yan etki ile karşılaşılırsa doktora danışılmalıdır. Yara iyileşmesinin mükemmel olması için bu ilaçlarla birlikte alkol, sigara, nikotin ürünleri kullanılmamalı ve sigara içilen ortamlardan uzak durulmalıdır.

Cerrahiden sonra doktorun talimatları çok dikkatli olarak yerine getirilmedir. Mükemmel iyileşme ancak postoperatif titiz bir bakımla mümkündür. Operasyondan sonra kalp atışlarını hızlandıran fiziksel aktivitelere erken başlanırsa şişlik, morluk, dikiş hattında sıvı toplanması gibi çok çeşitli riskler ile karşılaşılabilir. Fiziksel aktivite en erken altı hafta sonraya kadar ertelenmelidir. Genital estetik operasyon sırasında, önceden gerekli hazırlıklar ve önlemler alınmadığı, tecrübeli ve ehil ellerde yapılmadığı ve ameliyat sonrası takibe gerekli önem verilmediği taktirde, bu tür komplikasyonlar çok daha sık olarak karşımıza çıkacaktır. 

Yorum Yap

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap

Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.

...