Bu yazı 23 Aralık 2015, Çarşamba tarihinde yayınlandı ve 865 defa okundu
Çok eski çağlarda keşfedilerek, doğal bir antibiyotik olarak kullanılan propolisin mikroorganizmalara karşı olan etkisi temel karakteri olup, ilaç özellikleri nedeniyle eski çağlardan beri insanlar tarafından kullanılmaktadır.
Propolis
Yunanca bir kelime olup “pro” “savunma” anlamına ve “polis” “şehir” anlamına
gelmektedir. Arıların çeşitli bitki ve ağaç kabularını çiğneyerek
oluşturdukları macuna bazı enzimlerini eklemesiyle oluşur.Propolis yaraların
tedavisinde ve ağız enfeksiyonunda bir antiseptik olarak kullanılabilmektedir.
Propolis 17. yy. da Londra'da resmi ilaç olarak listelenmiştir ve yine bu
yıllarda anti-bakteriyel aktivitelerinden dolayı Avrupa'da önem kazanmıştır.
Günümüzde
gelişen ilaç sektörü ile beraber
insanlar hastalıkları için Propolis yerine zamanla antibiyotiklere başvurma alışkanlığı
kazandı ve bağışıklık sistemleri de bu antibiyotiklere bağımlı hale geldi.
Sağlık bakanlığının gerçekleştirdiği araştırmaya göre Türkiye antibiyotik
kullanımı 40 avrupa ülkesi arasında birinci sırada. Türkiye’de kullanım
alışkanlığı haline gelmiş olan antibiyotiklerin yoğun kullanımı sonucunda
bakterilerin bağışıklık kazanarak daha güçlü hale geldiği ve bir süre sonra en
küçük rahatsızlıklarla bile vücudumuzun savaşamayacak hale geleceği
öngörülüyor.
Türkiye
gündeminde “Antibiyotik Kıyameti” olarak duyulan ve dünyaca bir çok uzmanın
açıklamış olduğu ortak görüş şu şekilde; Son çare olarak başvurulan güçlü
antibiyotiklerden Colistin’e direnç gösteren bakteriler sonucunda sık görülen
enfeksiyonlar can alırken, antibiyotiklere bağlı ameliyat ve kanser tedavileri
tehdit altına girebileceği öngörülüyor .
Oysa
1950'lerden sonra, gelişen teknoloji yardımıyla, bilim adamları propolisin
önemli bileşiklerini izole etmeye başlamışlar ve insanlığa birçok yarar
sağladığını saptamışlardır.Doğal antibiyotik olarak kullanılan ve bağışıklık
sistemini de güçlendirici desteği olan Propolis; %50 reçine, %30 mum, %5 polen,
%5, mineralden, %10 yağ asitlerinden oluşmuştur. Aslında propolisi değerli
kılan bu %10 ‘luk yağ asidi içeren kısımdır. Bu kısımda yağ asitleri ve
vücudumuzun üretemediği dışarıdan almak zorunda olduğumuz esansiyel yağlar
mevcuttur. Propolis örneklerinde bitkisel kaynağa bağlı olarak 150-200 bileşik
veya kimyasal madde saptanmıştır.
Propolisin
rolü aslında arıları hastalıklara karşı korumaktır. Kovan sıcak ve nemli olduğu
için mikroorganizmaların üremesine uygun bir ortam sağlar. Arılar da kovanların
özellikle iç kısmını propolisle kaplayarak bakteri ve fungustan korunurken,
genç arıları da hastalıklardan korumuş olur. Dışarıdan gelen taşıyamayacağı
büyüklükteki zararlıları da propolisle kaplayarak hem kokusunu engellemiş hem
de mikroorganizmaların üremesini engeller. Ayrıca dışarıdan gelen arılar da
propolisle fırçalanarak kovana alınır. Böylece enfeksiyonun girişi engellenerek
steril bir ortam sağlanır.
Aksu
Vital Doğal ve Bitkisel ürünler firması geçmişten gelen arıcılık tecrübesi ile
, üretmiş olduğu Apiterapi ürünlerinin yanı sıra, Shiffa Home ve Aviccena
markaları ile Sıvı kapsül ve macun karışımlı propolis ile sağlıklı yaşam için
daha çok noktada tüketiciye ulaşmayı hedeflerken Apiterapi ürünleri ile ilgili
araştırmalarına devam ediyor.
Çeşitli
medyatörler üzerinde denenen propolis kimisinin üzerinde baskılayıcı kimisinin
üzerinde uyarıcı etkisiyle bağışıklığı düzenlenliyor. Antibiyotiklerin etkisini
giderek kaybettiği günümüzde mikroorganizmaların savunma kalkanını kırarak
hücre içine girmesini sağlamaktadır. Antibiyotik olmadığı halde yüksek
antibiyotik özellikler gösteren propolis son yıllarda özellikle kanser
tedavilerine olumlu etkileriyle biliniyor. Bu yüzden bir çok üniversitede
araştırma konusu olmuştur. Kanser tedavisinde, kemoterapi ve radyoterapide
meydana gelebilecek organ hasarını engellemeye yardımcı olur.
Yapılan
araştırmalar propolisin kullanım alanlarını da arttırmıştır. Aksuvital
bünyesinde ve birçok kanalda çeşitli sıvı ,hap saf olarak bulunabilinen
Propolis ,Kozmetik ürünlerinde, mobilya sanayinde, diş temizleme iplerinde, bozulmayı önlemek amacıyla gıda sanayinde
kullanılmaktadır.
AKSUVİTAL DOĞAL ÜRÜNLER
Türkiye’nin öncü doğal ürünler üreticisi olarak, 10 ülke, 81 il’de 26
yıldır doğal ürünlerin gelişimine katma değer sağlayan Aksuvital, 12.300 m2
fabrikası ile İstanbul’da üretim yapmaktadır.
1989 yılında bal üretimi ile faaliyetine başlayan ve 10.000 den fazla
noktada ulaşılabilen, uzman gıda, kimya mühendisleri, doktor ve aromatik
bitkiler uzmanı ile doğal ürünlerini
insan sağlığının hizmetine sunmaktadır..
Kaynak : [email protected]
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmalısınız.
İçerik bulunamadı.
Bu içerik için henüz yorum yapılmamış.