Osteoporoz

Daha çok omurga, el bileği ve kalçada rastlanmaktadır. Kalçada kemiğin bütünlüğünde bozulma, omurgada ise çökme olarak görülmektedir.

Kemik kütlesinde zayıflama ve kemik dokusunun kırılganlığınIn artması sonucu oluşan osteoporoza, ilik adını verdiğimiz bölgedeki kemik dokusundaki zayıflama neden olmaktadır. Daha çok omurga, el bileği ve kalçada rastlanmaktadır. Kalçada kemiğin bütünlüğünde bozulma, omurgada ise çökme olarak görülmektedir. Yaşlanmayla birlikte karşımıza çıkan boy kısalması omurgadaki bu çöküntüden oluşmaktadır. 

Nüfusun yaşlanması ile birlikte çeşitli hastalıklar ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıklardan biri de dünyada 100 milyon kişiyi etkileyen Osteoporoz’dur. Türkiye’de nüfusun yaş ortalaması giderek arttığı için osteoporoz çok önemlidir. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de osteoporoz, kemik kütleleri az olduğu için kadınlarda daha fazla görülmektedir. 

Kadınlar için kaçınılmaz bir dönem olan menopoz, çok önemli bir yaş dönemidir. Bu dönemle ortaya çıkan sorunlardan birisi olan osteoporoz, bir hastalık olarak değil, kadınların yaşamı boyunca karşılaştığı bir dönem olarak kabul edilmelidir. 

Menopoz döneminde kadınlar östrojen azalmasına bağlı olarak hızlı bir şekilde kemik kaybına maruz kalırlar. Çünkü bu dönemde kalsiyum depolamasına ve kemik kütlesi korumasına yardımcı olan östrojen hormonu koruyuculuğunu yitirmektedir. Menopoz sonrasında da bu sorunlar olabilmekte ancak adet dönemi problemli olanlarda, erken yaşta yumurtalıkları alınmış olanlarda ve kortizon tedavisi gibi kemik kaybına yol açabilecek ilaçlarla uzun süre tedavi görenlerde östrojen azalmasına bağlı olarak daha fazla sorun ortaya çıkmaktadır. 

ABD’deki sağlık sorunlarına ilişkin verilere bakıldığında, 1 yılda kalça kırığı maliyeti 8 milyar doları, yıllık harcamaların toplamı ise 17 milyar doları bulmaktadır. 2040 yılına gelindiğinde bu maliyetlerin 2 kat artacağı tahmin edilmektedir. Yine verilere bakıldığında kalça kırığı sonrası hayati risk artmakta ve hastaların %25’inin uzun dönem bakıma ihtiyacı olmaktadır. Uzun dönem bakıma ihtiyacı olan kişilerde, yatmaya bağlı olarak kalp ve akciğer sorunları gibi ciddi problemler de görülmektedir. 

Osteoporozda kontrol edilemeyen risk faktörleri: 

Kalsiyum osteoporoza karşı koruyucu olduğu için tüketilen gıdalar içinde yer almalı, yaş ilerledikçe daha fazla tüketilmeli ve ne kadar alındığına bakılmalıdır. Kalsiyum açısından zengin gıdaların ambalajı üzerinde %10, %15 ve %20 kalsiyum gibi değerler ifade edilmektedir. Kalsiyum karbonat, kalsiyum fosfat, kalsiyum sitrat gibi farklı kalsiyum tipleri olmakla beraber; kalsiyum karbonat ve kalsiyum fosfat bileşikleri, kalsiyum açısından daha zengindir. Kalsiyum hapları, kahvaltı öncesinde alınmalı, çok gerekli değilse gece alınmamalıdır. Çünkü gece mide, ilacın yan etkilerine karşı en savunmasız dönemde olduğu için tavsiye edilmemektedir. Menopoz döneminde ve sonrasında hekim değerlendirmesi ile kalsiyum alınmalıdır. “Menopoza girdim, gidip kalsiyum alayım” düşüncesi kesinlikle doğru değildir. Kalsiyum alımına mutlaka hekim yönlendirmelidir. Çünkü hekim kemik ölçümü yapmakta ve ona göre tedavi yöntemi vermektedir. 

Yapmayın dediklerimiz: 

T Skoru kriteri: 

Vücudumuzda zaman zaman ağrılar oluşabilir. Her ağrıyı mutlaka kemik erimesine bağlamamak ve doktor kontrolü ile doğru teşhisin öğrenilmesi gerekmektedir.