Meme Hastalıkları - Teşhis ve Tedavi Yolları

Meme Hastalıkları - Teşhis ve Tedavi Yolları

Meme; süt bezleri, burada üretilen sütü meme başına taşıyan kanallar ve bu dokulara destek veren bağ dokusundan oluşur.

Meme; süt bezleri, burada üretilen sütü meme başına taşıyan kanallar ve bunların arasında yer alan kas ve destek dokuları, yağ, sinirler, kan ve lenf damarlarından oluşur.Süt bezleri lob adı verilen gruplarda toplanırlar. Her memede 15-20 adet lob denilen bölüm vardır. Her bir lob daha küçük birimler olan lobüllere (küçük süt birimleri) ayrılmıştır. Lobüllerin ucunda da süt üreten küçük kesecikler bulunur. Biçim olarak her bir lob bir üzüm salkımına benzetilebilir. Lob, lobül ve süt kesecikleri ince süt kanalları ile birbirine bağlanmaktadır. Bu kanallar meme başına doğru birleşerek gelirler ve memenin tam ortasında areola denilen koyu renkli bölgede meme başına açılırlar.

Memedeki bu dokulardan iyi veya kötü huylu hastalıklar gelişebilir. Basit kistler, fibroadenom gibi iyi huylu tümörler ve iltihabi hastalıklar memenin başlıca iyi huylu hastalıklarıdır. Meme ağrısı sıklıkla izlenen bir diğer rahatsızlıktır.

Meme Hastalıkları Nelerdir?

  • Fibrokistik meme yapısı:Bu duruma fibrokistik meme hastalığı da deniyordu, ancak bu değişiklikler kadınların  % 60-70’inde bulunduğundan günümüzde bir hastalık olarak kabul edilmiyor. Bu kadınların meme dokuları çok yoğun olur ve meme ele düzensiz yapıda gelir. Bu tip meme dokularında gerçek hastalığı ayırt etmek güçleşir bu kadınların daha dikkatli ve sık tetkik edilmeleri gerekir.
  • Fibroadenom:  Memenin selim tümörleridir ve memenin salgı dokusundan kaynaklanırlar. Meme dokusunun östrojen hormonuna aşırı duyarlılığı  sonucunda oluştukları düşünülmektedir. Fibroadenomlar çok düzgün yüzeyli ve hareketli olurlar. Sıkça birden fazla sayıdadırlar. En sık gençlerde görülmekle birlikte her yaşta olabilirler. Kendiliklerinden kaybolabilirler. Çoğunlukla büyümezler. Büyürlerse de daha çok ergenlikte, hamilelikte ve emzirme döneminde büyürler. Burada merak edecek bir durum yoktur. Genellikle, ele gelen hareketli kitle olarak fark edilirler. Teşhis için ultrason yapılır ve iğne biyopsisi ile teşhis kesinleştirilir.  Fibroadenomlar büyüme eğilimi gösterirlerse cerrahi olarak çıkarılırlar, onun dışında herhangi bir risk teşkil etmezler.
  • Meme kisti: Meme kisti içi sıvı dolu baloncuklardır ve meme kanallarının genişlemesi ile oluşurlar. Yaşla birlikte görülme sıklıkları artar. En fazla 35 yaşından sonra görülmeye başlamakla birlikte her yaşta olabilir. Ele gelen kitle olarak fark edilirler. Kistler mamografide de görülebilir ancak en doğru teşhis meme ultrasonu ile konur. Kistlerin herhangi bir zararı yoktur ve tedavi gerektirmezler. Ancak bazen çok büyük olup hassasiyet yapabilirler. Bu durumda iğne ile boşaltılır ve genellikle bir daha oluşmazlar. Kist boşaltılmasına rağmen sık olarak tekrarlıyorsa o zaman çıkarmak uygun olur. Kistler boşaltıldığında alınan sıvıyı sitolojik incelemeye göndermek gerekir. Özellikle kanlıysa mutlaka incelemek gerekir.
  • Meme başı akıntısı: Meme başı akıntısı en sık fibrokistik meme değişiklikleri ve süt kanalı genişlemelerinde görülür. Kendiliğinden gelen akıntı olduğu gibi akıntı sadece sıkınca da gelebilir. Akıntının rengi  açık berrak olabileceği gibi koyu yeşil, koyu kahverengi de olabilir. Bazen de emzirmeden sonra uzun yıllar meme başından beyaz bir akıntı devam edebilir. Meme başı akıntılarında önemli olan akıntının kanlı olmasıdır . Eğer akıntı kırmızı veya pembe ise mutlaka kaynağı ayrıntılı olarak araştırılmalıdır. Kanlı akıntı meme kanallarındaki selim bir oluşumdan (intraduktal papillom) olabileceği gibi meme kanseri nedeniyle de oluşabilir. Meme başından uzun yıllar süt gelmeye devam etmesi beyinde hipofiz bezinde bir bozukluk nedeniyle olabilir. Bu durumda prolaktin hormon tayini ve beyin MR’ı yapılarak bir patoloji olup olmadığı kontrol edilmelidir.
  • Meme iltihabı ve absesi:Meme iltihabı en sık emzirme döneminde meydana gelir. Memede sütün varlığı bakteriler için çok uygun bir üreme ortamı oluşturur. Emzirmeye bağlı meme başında oluşan küçük çatlaklar bakterilerin girişini kolaylaştırır. Bu dönemde hijyene dikkat etmek ve memeleri dolu bırakmamak çok önemlidir. Emzirmeden önce eller çok iyi yıkanmalı ve anne ile bebeğin hijyenine çok dikkat edilmelidir.
  • Kronik meme iltihabı:En sık areola (kahverengi bölge) çevresinde oluşur ve sık sık tekrarlar. Burada cildin yağ guddelerinin iltihaplandığı ve cilt altında abse yaptığı düşünülmektedir.  Abseyi boşaltmak ve antibiyotik tedavisi uygulamak gerekir. Sık tekrarlamasının nedeni yağ guddelerinin kolay tıkanması ve iltihaplanması olarak düşünülmektedir.
  • Meme ağrısı (Mastalji):Meme ağrısı her yaş kadında görülebilen bir belirtidir. Meme ağrısını adetlere bağlı olan ve bağlı olmayan diye iki şekilde ele almak gerekir. Her ikisinin de tedavisi mümkündür. Her iki tip ağrı da tek memede, her iki memede birden veya memenin sadece bir bölümünde olabilir. Meme ağrısı tek başına nadiren meme kanseri belirtisidir ancak yine de doktora gitmek ve ağrının nedenini mutlaka araştırmak gerekir.

Yorum Yap

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap

Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.

...