Bu yazı 30 Mayıs 2016, Pazartesi tarihinde yayınlandı ve 980 defa okundu
Almanya’da yapılan bir araştırmaya göre kemik erimesini önlemek adına kullanılan kalsiyum haplarının yüksek dozda kullanılmasını kalp krizine sebep oluyor.
Milyonlarca
yaşlı insan, özellikle de kadınlar tarafından kemik erimesine karşı kullanılan
kalsiyum haplarının faydadan ziyade zararlı olabilecekleri bildirildi.
Almanya’ da
35-64 yaşları arasında olan 23.980 kişinin 11 sene takip edilmeleriyle yapılan
araştırmada düzenli olarak kalsiyum hapı kullanan insanlarda kalp krizi
riskinin yüzde 86 daha fazla olduğu ortaya çıktı.
‘Heart’
isimli tıp dergisinde yayınlanan çalışma süt, peynir gibi besinlerle yeterli
miktarda kalsiyum alanların kalp krizi riskinin kalsiyumdan fakir diyetle
beslenenlere göre daha düşük olduğunu da gösteriyor.
Araştırmayı
yapan uzmanlardan Sabrine Rohrmann “Kalsiyum önemli bir mineraldir”
diyor ve ekliyor:
“Ancak
mega-dozlarda kalsiyum kullanmanın bir faydası olmadığı da ortada. Erişkinlerin
günde bin miligram kalsiyum alması yeterli. Bu da süt, yoğurt, peynir gibi
hayvansal ürünler ve fasulye, brokoli, ıspanak, barbunya gibi sebzelerle temin
edilebilir.
Kalp
krizlerinin hap olarak alınan kalsiyumun hızla emilerek kanda yüksek miktarlara
ulaşması sonucu geliştiğini düşünüyoruz. Besinlerle alınan kalsiyum yavaş
emildiği için kandaki miktarı da fazla olmuyor.”
Kalsiyumun
fazlası zararlı
Gereğinden
fazla kalsiyum alınmasının zararlı olduğu aslında yeni ortaya çıkan bir bilgi
değil.
Dr. S. Seely,
1991’ de İnternational Journal of Cardiology dergisinde Batılı ülkelerde
aterosklerozun esas sebebinin fazla kalsiyum olduğunu, insanların günde 200-300
gram kalsiyum aldığı ülkelerde damar hastalıklarına çok az rastlandığını ileri
sürmüştü.
Seely’ e
göre, genç erişkinler için günde 300-400 gram, yaşlılar için ise daha az
kalsiyum yeterli.
2010
senesinde yayınlanan iki ayrı meta-analizde de kalsiyum ile kalp krizleri
arasında ilişki olduğu belirlenmiş ve kalsiyum hapları kullananlar uyarılmıştı.
Kalsiyum
haplarının kalp krizi üzerine etkileri konusunda çalışmaları olan Auckland
Üniversitesinden İan Reid da şunları söylüyor:
“Biz de kendi
çalışmamızda kalsiyum alanlarda kırık riskinin yüzde 10 azaldığını ama kalp
krizi riskinin de yüzde 25 arttığını bulmuştuk.
Bu, 1000
kişiye 5 sene süreyle kalsiyum verildiğinde 26 kırığın önleneceği ama buna
karşılık 14 kişinin kalp krizi, 10 kişinin felç geçireceği ve 13’ ünün de
öleceği manasına geliyor.
Hap olarak
alınan kalsiyum damar duvarını zedeleyerek kalp krizlerine yol açıyor. Kalsiyum
ilaç şeklinde değil, kalsiyum ihtiva eden besinlerle alınmalıdır.”
Kalsiyumun
böbrek taşları, kabızlık ve akut batın sendromu gibi riskleri olduğu da
unutulmamalıdır.
Araştırmanın
eksik tarafları
Bu
araştırmada kalp krizleri ile kalsiyum arasında bir ilişki olduğu belirlenmiş
olmakla beraber bunun gözleme dayalı bir çalışma olduğunun, sebep-sonuç
ilişkisini ispatlamadığının altını çizmek isterim.
Araştırmaya
katılanların yarısının hangi vitamin ve destek ürünlerini aldıklarını ayrıntılı
olarak yazmış olmaları ve ancak yüzde 1.5’ inin kalp krizi geçirmiş olmaları
araştırmanın zayıf yönleri olarak gösterilebilir.
Değerlendirmede
kalp krizine sebep olabilecek başka faktörler de hesaba katılmış olmakla
beraber, bilinmeyen başka etkenlerin rolünün olmadığını iddia etmek de mümkün
değildir.
Gelelim
neticeye
Kalsiyuma tüm
dünyada olduğu gibi bizde de “doğal besin desteği” gözüyle bakılır; tıpkı
vitaminlerde olduğu gibi fazla alınsa da zararının olmayacağı sanılır.
Kalsiyumun
kemik kırıklarını önlemedeki yetersizliği de dikkate alınmalı ve rastgele
değil, kesinlikle gerekli olan durumlarda kullanılmalıdır.
BİR: Sağlıklı
bir hayat için günde 1 gram kalsiyum yeterlidir.
İKİ: Kalsiyum
hap olarak değil süt ürünleri ve kalsiyumdan zengin yeşil yapraklı sebzelerle
alınmalıdır.
ÜÇ: Yeteri
kadar kalsiyum alınmaması da sağlıklı bir hayatla bağdaşmaz.
Kayak: http://ahmetrasimkucukusta.com/2012/05/24/yazilar/elestirel-yazilar/ilaclar/kalsiyum-haplarinda-kalp-krizi-tehlikesi/
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmalısınız.
İçerik bulunamadı.
İçerik bulunamadı.
Bu içerik için henüz yorum yapılmamış.