Felç / İnme

Felç / İnme

Vasküler hasara bağlı olarak, beynin belirli bir bölgesine serebral kan akımının azalması ile birlikte akut gelişen nörolojik bozukluktur.

Devamı

Vasküler hasara bağlı olarak, beynin belirli bir bölgesine serebral kan akımının azalması ile birlikte akut gelişen nörolojik bozukluktur. Nöronlar serebral kan akımı değişikliğine oldukça hassastır ve kan akımının kesilmesinden dakikalar içinde hücre ölümü gerçekleşir. Zamanında tedavi edilmezse ölüme yol açabilir. 

İnme Sık Görülen Bir Durum mudur? 

2010 yılında, dünya çapında 16.9 milyon inme vakası oluşmuştur.  

Yıllık inme sayısı, dünya nüfusunun artması ve yaşam süresinin uzaması nedeniyle giderek artmaktadır.1,2 -Bu durum yaşa göre ayarlanmış orana rağmen geçerlidir – bu durum eğitim, korunma, tanı ve tedaviye bağlı olabilir.1,2  

Mayıs 2014 

  • Türkiye’ de inme ölüm oranı: 64,583  
  • Tüm ölümlerin %17.30‘u  
  • Yaşa göre düzeltilmiş Ölüm Hızı, ( dünya nüfusunun 100.000'inde 95.07) Türkiye 82. sırada yer almaktadır. 

TÜİK Verilerine Göre 2014 

  • Türkiye’de 375 binden fazla kişi çeşitli hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetti.  
  • İnme ölüm nedenleri arasında kalp hastalıkları ve kanserden sonra üçüncü sırada…  
  • Ölümlerin yüzde 10’u inme nedeniyle gerçekleşti. 
  • Sadece 2014’te Türkiye’de 37 bin kişi inme yüzünden hayatını kaybetti. 
  • İnme, Türkiye'de kalıcı kısıtlılık sebepleri arasında birinci sıradadır.  
  • İnme geçirenlerin çoğunluğu akut dönemde hayatını kaybetmese de ciddi kısıtlılıklarla yatağa bağlı kalarak yaşamak zorunda kalmaktadır. 
  • İnmeye bağlı sakatlık oranı tahmini olarak %40 civarında olduğu ve bununda %20'sinin bağımlı sakatlık ile sonuçlandığı tahmin edilmektedir.  
  • Türkiye’de yaşam süresinin son 10 yılda uzamasıyla daha fazla inmeyle karşılaşılacağı ön görülüyor. 

Belirtileri Nelerdir? 

  • Konuşmada zorluk 
  • Yüzde sarkma 
  • Kollarda güçsüzlük 
  • Genel İnme Tedavisi 
  • İnme ve kardiyak patolojilerin yakın ilişkisi nedeniyle, akut inme hastalarında kardiyovasküler durumun değerlendirilmesi önemlidir.  
  • EKG ve kardiyak biyobelirteçler, eşlik eden miyokardiyal iskemiyi veya aritmileri belirleyebilir. 
  • Tekrarlayan EKG ve kardiyak enzimler, sessiz iskemi veya ilk tedavilerde tespit edilmeyen paroksismal aritmilerin tanınmasını sağlayabilir.