Şeker Hastalığı Nedir, Nasıl Oluşur, Tipleri Nelerdir?

Şeker Hastalığı Nedir, Nasıl Oluşur, Tipleri Nelerdir?

Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen, tıp dilinde ise Diabetes Mellitus olarak adlandırılan bu hastalık, kronik ömür boyu devam eden bir hastalıktır.

 Temel görevi kan şekerini kontrol etmek olan insülin hormonunun, pankreas adı verilen organ tarafından yeterince salgılanamaması veya salgılanan insülinin dokularda yeterinde etki gösterememesi ile oluşur. Pankreas, karın içinde midenin alt kısmının arkasında yerleşen, kan şekeri düzeyine göre insülin üreterek bunu kana pompalayan bir organdır. Bunun yanısıra, özellikle proteinlerin sindiriminde görev alan bazı enzimleri de doğrudan barsağa salgılar. İnsülin, kandaki şekerin, yani glukozun hücreler tarafından enerji kaynağı olarak kullanılmasını, artanınsa karaciğerde depolanmasını sağlar. İnsan yaşamı, besinlerle alınan enerjinin kullanımından oluşan metabolizmaya bağlıdır. Alınan besinlerde karbonhidratlar kompleks bileşenler halinde bulunur ve sindirim sisteminde işlemlerden geçirilerek en temel bileşenine, yani glukoza dönüştürülür. Glukoz, karbonhidratların kan dolaşımına karışabilecek tek türüdür. Kanda glukozun seviyesinin yükselmesi, pankreası uyararak insülin salgılanmasını başlatır. İnsülin glukozun hücreye girmesini ve burada enerjiye dönüştürülmesini sağlar. Böylece kanda dolaşan glukoz düzeyi normale iner. Bu sistemin herhangi bir aşamasında bozukluk, kandaki şeker düzeyinin artmasına ve şeker hastalığına neden olur. 

Kimler Diyabet Riski Altındadır?

Normal bir insanın açlık kan şekeri 70-110 mg/dl arasındadır. Bu düzey 126 mg'dan yüksekse veya herhangi bir anda saptanan bir glukoz düzeyi 200 mg'ın üzerindeyse diyabet tanısı konabilir. 110-126 arasında ise diyabete geçiş aşaması kabul edilerek, dikkatle izlenmelidir. 

Diyabetin Tipleri Var mıdır? 

Başlıca iki tip diyabetten bahsedilebilir, Tip I ve Tip II. 

Tip 1 Diyabet Nedir?

Genellikle ergenlik çağında başlayan tip olup, hastaların % 10'unu meydana getirir. Tam olarak neye bağlı olduğu bilinmese de bazı risk faktörleri belirlenmiştir:

  • Ailede diyabetik olması: Kalıtımın rolü Tip 2'ye göre daha azdır.
  • Pankreası etkileyen viral hastalıklar
  • Otoimmun reaksiyon denilen, vücudun kendi dokularını tahrip etmesine yol açan bir tür savunma sistemi sorunu.
  • Tip 1 diyabetli hastalarda insülin salınımı hemen hemen hiç yoktur. Bu nedenle insüline bağımlı diyabet olarak da bilinir ve deri altından enjekte edilen insülin preparatları kullanılması gerekir. Bunun yanısıra diyabetik diyet ve egzersiz de tedavinin bir parçasıdır.

Tip 1 Diyabetin Belirtileri Nelerdir? 

  • Sık idrara çıkma
  • Çok su içme
  • Çok yemek yeme Kan şekerinin ani yükselmesi ile kanda keton cisimcikleri denilen yıkım ürünlerinin artmasına bağlı nefeste aseton kokusu duyulabilir.
  • Tedavisiz kalan hastalarda diyabet komasına kadar giden ağır bir tablo gelişebilir.

Tip 2 Diyabet Nedir? 

Erişkin yaşlarda, genelde de 40 yaş üzerinde başlayan diyabet türüdür. Bu tabloda vücut insülin üretmektedir, fakat sorun insülinin etkilediği dokularda gereği gibi kullanılamamasıdır. 

Tip 2 Dİyabetin Belirtileri Nelerdir?

  • Sık idrara çıkma
  • Çok su içme
  • Çok yemek yeme
  • Kilo kaybı
  • Yorgunluk, halsizlik
  • Yara iyileşmesinde gecikme
  • Cilt kuruluğu, ciltte ve genital organlarda kaşıntı
  • Bulanık görme
  • Ağız kuruluğu
  • Özellikle ayaklarda karıncalanma ve uyuşma

Kimler Tip 2 Diyabet Riski Taşır?

  • 40 yaş ve üzerindekiler
  • Şişmanlar
  • Ailede diyabet öyküsü olanlar
  • Gebelikte diyabet gelişen, 4.5 kg ve üzerinde bebek doğuranlar
  • Stress altındaki kişiler
  • Kötü beslenme alışkanlıkları olan kişiler

Tip 2 Diyabetin Tedavisi Nasıldır?

Öncelikle beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi gerekir. Dİyet, egzersiz, diyabet eğitimi ilk basamaklardır. Daha sonra oral tablet olarak antidiyabetik ilaçlar başlanır. Gerektiğinde insülin ile kan şekeri düzenlenir. Komplikasyonların önlenmesi için kan şekerinin düzenli takibi ve belli aralıklarda sabitlenmesi hayati önem taşır. Metabolik cerrahi son 10 yıldır diyabetin doğrudan tedavisinde bir alternatif olarak kabul görmeye başlamıştır. Diğer tedavilerin hiçbiri diyabeti tedavi etmez, sadece kan şekerini düzenlerler. Metabolik cerrahi ise, diyabeti tamamen ortadan kaldıracak, insülin kullanmaksızın kan şekerini düzenleyecek güce sahiptir. Bunu da hem altta yatan obezite sorununu çözerek, hem de mide-barsak arasında oluşturulan yeni geçişlerle tetiklenen hormonal mekanizmalarla gerçekleştirir.

Yorum Yap

Misafir olarak yorum yapıyorsunuz. Giriş Yap

Yorumunuzun kontrolden geçtikten sonra yayınlanacaktır.

...